Emekli Yazılımcı tarafından 04/05/2024 tarihinde yazıldı
Herkese merhabalar,
Bu blog yazısında aşağıdaki konulardan bahsedip biraz yolculuğum hakkında genel bilgi vermek istiyorum:
Hazırsanız başlayalım.
Bu kavramla tanışalı biraz oldu. Yanlış hatırlamıyorsam 2020 yılı civarlarında tanıştım bu kavramla. İnişli çıkışlı bir ilişkimiz oldu. Bazen unuttum, bazen geri hatırladım ama uzun vadede hep bir şeyler yapmaya çalıştım.
İlk tanışmam 2020 yaz aylarında "Babil'deki En Zengin Adam" kitabını okumamla başladı. Sonra daha farklı kitaplar okudum, dallandım ama beni bu yolculuğa çıkartan kitap hala en favorilerim arasındadır.
İngilizce "FIRE" (Finansal Bağımsızlık ve Erken Emeklilik) kavramına kafa yorduktan sonra bana mantıklı gelmeye başladı. Finansal özgürlük kavramı oturmaya, onu daha iyi anlamaya başladım. Bu kavramı ilk duyduğumda, Finansal özgürüm, çevremden özellikle de ailemden, finansal olarak yardıma ihtiyacım yok demiştim. Halbuki, benim ve çevremdeki herkesin de olduğu gibi, hayatımızı devam ettirebilmek için şirketlerdeki işimize muhtacız.
Düşüncelerim daha da çeşitlendikten sonra hisse alımı için İş Bankası'na heyecanlı heyecanlı gidip hisse alım satım hesabı açmak istedim. Açtıktan sonra görevlinin bana söylediğini hiç unutmam. Bana "çok oynama!" demişti. Sanırım genel kafa yapısı bu yönde. Hisse senetlerinin alınıp satılmasını bir oyuncağa, belki de kumara benzetiyorlar.
İş Bankası hesabını açtıktan sonra aylık düzenli alımlar yapmaya başladım. O sıralar yurt dışında okuduğum için yurt dışından Euro atıp TL ile BIST hisseleri alıyordum. O sıralar Euro kuru çok oynak (genelde yükseliyor) olduğu için TL'ye karşı BIST'e yatırım yapmaktan vazgeçtim. Yaklaşık 4-5 ay yatırım yaptıktan sonra bıraktım.
Sonrasında dünyada bir kripto para furyası esti ve ben de yatırımlarımı oraya doğru kaydırdım. Ama acemi olduğum için orada bayağı kayıp ettim.
Şimdi ise Almanya'da Berlin'de yazılımcı olarak çalışıyorum. Alman ve Amerikan borsalarından aylık düzenli alımlar yapıyorum. Sanırım en rahatı böyle benim için.
Aslında uzun süredir başka insanları takip ediyorum. Aylık raporlarını sunuyorlar. Özellikle de LattedenBorsaya ayrı bir not düşmek istiyorum. İlk okuduğum blog oydu. Beni çok etkilemişti, açık açık finansal durumunu sergilemesi. Onunla başladım. Farklı insanları tanıdım, onların bloglarını da okudum. Türkiye'de böyle bir topluluğun olması onların da benim gibi insanları özendirmesi hoşuma gitti baya. Bu yüzden ben de açıp yazmaya başladım.
Diğer bir nedeni de kişisel disiplin. Bu blog postlarıyla kendi kendimi disipline etmek istiyorum. Sadece aylık raporlar paylaşmayacağım bu blogda. Her aylık raporumda aşağıdaki başlıklar altında yazmayı düşünüyorum:
Üçüncü ve son nedeniyse de bir kayıt altına alma isteği. 2-3 sene sonra dönüp baktığımda neler yaşadığımı, nelerden geçtiğimi görmek için güzel bir mecra olarak görüyorum bu blogu.
Şu an o kadar ayrıntılı düşündüğüm bir şey değil bu yolun daha başında olduğum için. Kendi kendime 1M Euro ile emekli olurum diye düşünüyorum. Ama dediğim gibi ayrıntılı düşünmedim.
Benim için önemli olan şu an yolda olmak. Yolda olduğum sürece hedeflerimi yolda karşılaştığım durumlara göre ayarlayabilirim.
Şimdilik benden bu kadar.
Kalın sağlıcakla